Hak Savunucusu Dostumuz Müzeyyen, Kadına Yönelik Şiddetin Kurbanı Oldu
Derneğimizin eski yöneticilerinden, arkadaşımız, yoldaşımız,hak savunucusu Av. Müzeyyen BOYLU, boşanma sürecinde olduğu doktor eşi tarafından silahla 14 el ateş edilerek çocuğunun göz önünde vurularak öldürüldü. Birlikte yıllarca hak mücadelesi yürüttüğümüz dava arkadaşımızı özellikle bu şekilde kaybetmemiz nedeniyle üzgün ve öfkeliyiz!
Bilge Köyü Katliamı gibi toplumsal infial uyandıran ihlaller başta olmak üzere, bir çok raporlamaya birlikte gittiğimiz, bir çok eylemde omuz omuza durduğumuz, Kadına yönelik şiddete karşı mücadele yürüten ve aynı şiddetin mağduru olarak aramızdan alınan arkadaşımız Müzeyyen’in 25 Kasım 2008’de, Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü vesilesiyle yazıp basın açıklamasında dile getirdiği ifadeler aradan geçen 11 yılda durumun vahametinindeğişmediğini göstermesi bakımından ibretliktir. Müzeyyen’in sözlerini aynen tekrarlıyoruz:
Müzeyyen şunları söylemişti: “Kadınların doğumdan ölüme kadar şiddet ve ayrımcılığa maruz kaldıkları maalesef acı bir gerçektir. Her toplumda ve her zaman ister barış ister savaş dönemlerinde hep karşımıza çıkmıştır. Kadına yönelik şiddetin temelinde kadınları boyunduruk altına almak isteyen erkek egemen zihniyet ve bu zihniyetin oluşturduğu mekanizmalar vardır. Bu zihniyet kadınlarla erkeklerin hayatın her alnında eşit olduğunu reddeden bir bakış açısına sahiptir.
Biz bu açıklamayı yaptığımız anda bile dünyanın her yerinde binlerce kadın eşlerinden, babalarından dayak yiyor, hakarete maruz kalıyor,tecavüze uğruyor, hatta öldürülüyor. Dünya genelinde istatistiklere baktığımızda korkunç bir tabloyla karşı karşıya kaldığımızı görüyoruz.
Mevcut yasaların yetersizliğinden kaynaklı kadına yönelik ayrımcılık, şiddet devlet ve bir kısım toplumsal kurumlar tarafından beslenmektedir. Bu bağlamda ülkemizde kadının töre, ahlak ve yanlış din algılayışı referans gösterilerek cinsiyetçi baskı ve ayrımcılıktan kurtarılması gerekmektedir. Bunun için siyasi iktidarın ve sivil toplum örgütlerinin üzerine düşeni bir an evvel yapması gerekmektedir.”
Biz HAK İnisiyatifi olarak; dostumuz, yoldaşımız Müzeyyen gibi kadına yönelik şiddetin her türlüsünün karşısındayız. Ayrıca devletin şiddete uğrayan kadınlara yönelik can güvenliğinin sağlanması ve yasal haklarını kullanabilmeleri için bir takım tedbirler alması ve bu tedbirlerin ciddiyetle yürütülmesi gerektiğini yeniden vurguluyoruz. Neredeyse her üç kadından birinin, dövüldüğü, taciz edildiği ya da cinsel ilişkiye zorlandığı, kadın cinayeti kurbanlarının yüzde yetmişinin erkek partnerleri tarafından öldürüldüğü bir atmosferde kadınları koruyacak tedbirlerin hafife alınması cinayetlerin işlenmesine yol döşemek anlamına gelmektedir.Bütün erkekleri ve kadınları, şiddetin hayatımızdan çıkması için ortak mücadeleye çağırıyoruz.